Hürrem
Bu sayfa Hurrem.Net web sitesi adı ile muhteşem yüzyıl dizisinin yayınlandığı dönem açıldı. Hürrem Sultan ve Kanuni Sultan Süleyman dönemi ile akalı konular yer almaktadır.
Dizi içersinde yer alan olaylara farklı bakış açıları sunmakta. Ve gerçek tarihi bilgiler içermektedir.
O dönem dizinin de etkisi ile kitlenin sık merak ettiği önemli olay ve konuları üzerine yazılar yayınladık. Yüzbinlerce ziyaretçiyi bu sayfa altında ağırladık
Sebatay Sevi Kimdir?
1626’da İzmir’de yahudi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Din adamı olarak yetiştirilen Sabetay Sevi, 39'uncu yaşının eşiğinde yoğun bir mistisizme saplandı. Toplumu kurtarabilecek ilâhi bir güce sahip olduğunu söylemeye başladı ve 31 Mayıs 1665 tarihinde Mesih olduğunu ilân etti. Yahudi inancına göre Mesih (kurtarıcı), kendilerine bu günkü İsrail topraklarında bağımsız bir devlet kuracak ve dünyanın dört bir yayına dağılmış olan Yahudiler'i bir araya toplayacaktır. Sabetay Sevi, haham olarak sinagoglarda ateşli konuşmalar yaptı ve taraftarlarının sayısını her gün arttırdı. Avrupa'dan Yemen'e, Kuzey Afrika'dan Anadolu'ya kadar geniş bir coğrafyada yaşayan insanlar arasında dalgalanmalar, kaynaşmalar oldu.
Süleyman Mabedi Yerine İkinci Mabedin Yapımı
M.Ö 586 yılında şehri işgal edip , yahudi toplumunu sürgün ederek Kudüs'te tam bir hakimiyet elde etmiş olan Babiller kırkbin civarında yahudiyi Babil'e sürgün etmişti.
Aradan yıllar geçti ve Pers Devleti Bölgede hakim oldu.Hükümdar Kiros Babil'e sürgün edilen binlerce yahudinin istekleri doğrultusunda tekrar Kudüs'e gelebileceklerini bildirdi.Bazıları dönerken bazıları çoktan Babil'e yerleşmişlerdi.
Perslerden sonra bölgeye bu sefer Romalılar hakimdi.Romalılarda Persler gibi yahudilerin kendi düzenlerini kurmalarına izin verdi.Bunun üzerine Yahudilerin başında bulunan Kral Herod Kudüsü baştan sona inşa ettirdi.Babil sürgününün izlerini kısa zamanda sildi.Süleyman Mabedinin yerine ikinci mabedi yaptırdı.
Miracın Delili Mescid-i Aksa..
Kulu Muhammed'i geceleyin, Mescid-i Haram'dan kendisine bazı âyetlerimizi göstermek için, etrafını mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah, her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Şüphesiz ki her şeyi hakkıyla işiten, hakkıyla gören O'dur.(İsra suresi 1. ayet)
Hz. Ömer'in Kudüs'ü Fethi
Yerküremiz üzerinde siyasi, dini, kültürel ve ekonomik olarak
hemen her devirde dünyama ağırlık merkezi olmuş coğrafyalar
vardır. Ancak hiçbir coğrafya dünyanın maddi ve manevi açıdan
merkezi olan Kudüs kadar ehemmiyet arz etmemiştir. Onun bu
hususiyeti tarih boyunca büyük istilaları üzerine çekmiş ve bu kutsal
şehrin insanlarını bütün Filistin ile birlikte büyük felaketiere
boğmuştur. Bu çerçevede, kutsal kitaplara, efsanelere ve tarihe mal
olan ilkçağlardan günümüze kadar gelen süreçteki bütün bu istila
hareketleri göz önüne alındığında, Müslümanların Kudüs'ü fethi daha
önceki ve daha sonraki istilaların tamamından farklı bir mahiyet arz
ettiği gibi bilhassa dini ve insani değerler açısından da büyük bir mana
ifade etmektedir.
İsrail Mescidi Aksa'nın Altını Kazmaya Devam Ediyor!
Filistinliler, İsrail'in işgal altındaki Doğu Kudüs'te adım adım yürüttüğü Yahudileştirme politikalarına şahit olurken, İsrail'in Mescid-i Aksa'nın altında sürdürdüğü kazı çalışmaları ise onlar için meçhullüğünü korumaya devam ediyor.
İlk defa 1981'de Harem-i Şerif'in içindeki Kubbet'us Sahra'ya birkaç metre uzaklıktaki Kayıtbay Sebili'ne kadar uzanan bir tüneli fark eden Filistinliler, böylece İsrail'in Mescid-i Aksa'nın altında yürüttüğü kazı çalışmalarından haberdar oldu.
Her ne kadar İsrail, Mescid-i Aksa'nın altında yürüttüğü kazı çalışmalarını inkar etse de Filistinliler açısından hiçbir zaman bu olgu "gerçekliğini" yitirmedi.
Osmanlı'nın Mihenk Taşı
Osmanlı'nin mihenk taşı hürrem sultan.. Kim hürrem sultan aleyhinde konuşursa ya tarihinden ve milletinden habersiz ya da osmanlı-islam düşmanı
Osmanlı Kadını Zevkli ve Beceriklidir!
“Padişah anaları yabancıdır Türk ırkını bozmuştur” demek onlara atılabilecek en büyük iftiradır…
Böyle bir iftira ruhlarını incitmekle kalmaz hayatın gerçeklerine de aykırı düşer. Çünkü insan mensup olduğu ırktan değil insanlığa katkılarından kıymet alır. Bu anlamda padişah anaları eşleri ve kızları son derece kıymetlidir. Zira hemen hemen hepsi kendilerine verilen tahsisatı israf etmeyerek “eser”e dönüştürmüş ve kendilerinden sonraki insanlığa armağan bırakmışlardır.
Birkaçı dışında farklı etnik kökenlerden gelen hanım sultanların çoğu çocuk yaşta saraya alınarak eğitilir padişah eşi olmaya layık hâle gelenler valide sultanın (padişahın annesi) arzu ve onayı sonucu padişahla evlendirilirlerdi…
Kanuni Sultan Süleyman'a İftira
Kanuni Sultan Süleyman'ın hayatını ekranlara taşımaya hazırlanan Muhteşem Yüzyıl dizisinin fragmanları izleyiciden ve tarihçilerden büyük tepki gördü
Kanuni Sultan Süleyman'ın hayatını ekranlara taşımaya hazırlanan Muhteşem Yüzyıl dizisinin fragmanları izleyiciden ve tarihçilerden büyük tepki gördü. Kanuni'nin içki içtiği, harem hayatını cinsellikten ibaret gösteren dizi çarpık bilgilerle dolu.
Kanuni Sultan Süleyman'ın hayatından kesitler sunma iddiasıyla çekilen Show TV'nin yeni dizisi Muhteşem Yüzyıl, Osmanlı Devleti'ni kendi zihinlerinde oluşturdukları 'harem'den ibaret sananların çarpık tarih anlayışını bir kez daha gözler önüne serdi.
Kardeş Katli’nin içyüzü
Tarih sohbetlerine çağrıldığımda anlatıyorum dilim döndüğünce. Tarihin bize yabancı bir ülke haline getirildiğinden, bu ‘yabancı ülke’yi yeniden fethetmenin gerekliliğinden, tarihimizi yapan aktörlerin de bizler gibi birer insan olduklarından dem vuruyorum.
Ne var ki, her sohbetin sonunda dallanıp budaklanan sorulardan birisi, özellikle dikkatimi çekiyor: “Bir türlü Osmanlı’ya yakıştıramıyoruz onu” diyorlar. “Ama bir realite olduğunu da biliyoruz. Peki adalete ve hukuka bu denli riayetkâr olduğunu söylediğiniz Osmanlı padişahları nasıl böyle bir insanlık dışı muameleyi gözünü kırpmadan icra edebilmişlerdir?”
İstisnasız konferans salonlarının tavanına bir yıldırım gibi düşüyor bu ağır soru. Öyle ya, elimizde Fatih’in Kanunname’si var, orada da padişahların öz kardeşlerini “nizam-ı âlem” için katletmeleri “münasip” görülmüş, üstelik ulemanın da tecviz ettiği belirtilmiş değil mi?
Muhteşem Yüzyıl kimin fantezisi?
Bizim tarih temalı TV ve sinema yapımlarımız neden hep suni solunumla yol almaya çalışıyorlar?
Suni solunum diyorum çünkü tarih temalı bir yapımda gerçek soluklar tarihi bilgi ve belgelerden alınır. Fantezilerinizle hareket edemezsiniz tarihte. Manipülasyon yapamazsınız. İslam ve Osmanlı tarihi söz konusu olunca nedense oryantalist bakış açısı zirve yapıyor. İlber Ortaylı'nın bir cevabı geldi aklıma. Sanırım İstanbul Kanatlarımın Altında filmiyle ilgili konuşuyordu. "Ben sanatçıyım, tarihe uymak zorunda değilim falan diyorlar, ama saçmalamak zorunda hiç değilsiniz" demişti hoca.
Ukraynalı Hürrem bile isyan etti
Ukrayna'nın Hürrem Sultan'ı Olga Sumskaya, Muhteşem Yüzyıl'daki Hürrem Sultan'ı eleştiriyor. Ukrayna asıllı Hürrem'in kötü bir insan olarak anlatıldığı, "Ukraynalı birçok kız Türk'le evli. Ukraynalı kızları böyle kötü düzenbaz gösterirseniz bir çok yuva yıkılır" dedi
Ukrayna'da çekilen "Roksalana" dizisinde Hürrem Sultan rolünde oynayan Olga Sumskaya, 'Muhteşem Yüzyıl' dizisini ve Ukrayna Meclis Başkanı Volodimir Litvin'in "Türkiye ile ortak film yapalım" önerisini değerlendirdi. Hürrem Sultan'ın Ukrayna asıllı olması hasebiyle, Muhteşem Yüzyıl dizisiyle alakalı tartışmalar bu ülkede dikkatle takip ediliyor. Ukrayna'da daha çok oynadığı Hürrem Sultan rolüyle bilinen Olga Sumskaya, " Hürrem Sultan, Ukrayna ile Türkiye'yi yaklaştıracak bir şahsiyet. Onun hayatını öyle bir filme almak lazım ki uluslararası arenada iki ülke halkı incitilmesin" dedi.
Neo Osmanlı'ya karşı porno Osmanlı mı?
Show TV'deki "Muhteşem Yüzyıl" dizisi, hem reyting hem şikayet rekoru kırdı.
Hanefi Avcı kitabında olduğu gibi tartışmanın her alanı, diziye reyting olarak döndü. Halkın gerçek ilgisi henüz kristalize olmadığı için tutup tutmadığını şimdiden söyleyemeyiz. Ancak tepkiler dinecek gibi değil.
Diziye yönelik bu öfke seli, iki önemli düşünceden besleniyor:
1- Tahrif edilmiş bilgilere dayalı harem görüntüleriyle Kanuni gibi muhteşem bir sultan "porno yıldızı" veya "gay" gibi gösterilerek toplumun kutsal değerlerine saldırılıyor.
2- Barbarlık içeren sahnelerle Sultan Süleyman'a "Kanuni" sıfatını kazandıran "kanun devleti" ilkesi yerle bir edilerek Osmanlı imajı kötüleniyor...
Erhan Afyoncu'dan 'Muhteşem Süleyman' kitabı
Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman'ın hayatının anlatıldığı 'Muhteşem Süleyman' isimli kitap tarihçi Erhan Afyoncu tarafından kaleme alındı.
200 sayfadan oluşan kitap, Kanuni'nin hayatının yanı sıra, Hürrem Sultan ile Kanuni arasında yaşanan aşktan da geniş bir şekilde bahsediyor.
Osmanlı Devleti'ne 17. yüzyılda altın çağını yaşatan ve 46 yıl tahtta kalan Kanuni Sultan Süleyman'ın hayatının anlatıldığı 'Muhteşem Süleyman' isimli kitap Yeditepe Yayınları tarafından basıldı.
Doç. Dr. Erhan Afyoncu tarafından yaklaşık bir yıllık çalışmanın ardından çıkarılan kitap, Kanuni Sultan Süleyman'ın doğumundan itibaren başlayıp, Kanuni'nin gerçekleştirdiği seferlerden bahsediyor.
II. Selim Dönemi gün gün olaylar
Ne hikmetse bir dizi izleyip tarihi okumadan verip veriştirenler daha eleştirdikleri şahsiyetleri tanımamaktalar bile..
Hürrem Sultan'ı dizilerden eleştirenler II. Selim Han içinde beceriksiz olarak düşünmeye başlıyorlar. Halbuki bilseler pişmanlıklarından sabahlara kadar ağlarlardı.. Sadece 8 yıllık padişahlığı döneminde ciddi güvenlik gerektiren kaleleri Feth eden II. Selim, günümüzde bile büyük sorun olan KIBRIS'ı Feth ederek Türk Topraklarına katmıştır..
Buyrun gün gün II. Selim Dönemi:
06.09.1566 Kanuni Sultan Süleyman’ın vefatı.
07.09.1566 Zigetvar İç Kalesi’nin fethedilmesi. Sultan II. Selim’in tahta davet edilmesi.
27.09.1566 Şehzade II. Selim’in Afyonkarahisar’dan İstanbul’a hareketi.
29.09.1566 Drava üzerindeki “Bobokça“ Kalesi’nin fethedilmesi.
Hürrem Sultan oyunları yeniden sahneye çıkıyor
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Kanuni ve Hürrem Sultan ile ilgili üç tiyatro oyununu önümüzdeki sezon sahneleyeceklerini söyledi. Gözler, Devlet Tiyatrosu'nun daha önce sahnelediği 10 oyuna çevrildi. Edebi Kurul Başkanı Semih Sergen, "Hangi oyunları oynayacağımız yazın belli olacak. Yönettiğim 'Hünkar ile Mimar' oyununun yeniden sahnelenmesini isterim." diyor.