Kösem Sultan
Kösem Sultan hakkında yazılanlar ne kadar doğru
Osmanlı hanedanında Efsaneleştirilen iki büyük valide sultan var..
Bunlardan birisi aşkı ile Hürrem Sultan..
Diğeri de yönetimdeki aktifliği ile Kösem Sultan..
Hürrem Sultan hakkında yazılan çizilen bir çok şey artık herkesce malum. Bir taraf gözlerini kapayıp amansızca hürrem sultan düşmanlığı yaparken diğer taraf durun ne oluyor demekten kendini alamıyor..
Peki ya Kösem Sultan.. Kösem Sultan hakkında yazılanlar doğru mu peki?
İftira mı atılıyor yoksa? Kösem Sultan haklımıydı? Ya da ne kadar haklıydı?
Evlât katili Kösem Sultan’ın sonu!..
Günümüzde hâlâ bazılarınca yanlış olarak “Vâlide-i Mu’azzama”, “Valide-i Muhtereme” (!!!!) diye anılan evlâd katili Mahpeyker Kösem Sultan 354 yıl evvel 2/3 Eylül 1651 Cumartesi/Pazar gecesi Topkapı Sarayı’ndaki dairesinde baltacı erlerinden “Deli Doğancı” ünvanlı Kuşçu Küçük Mehmed tarafından bir perde ipiyle boğulmuş, onun ölümüyle “devlet içinde devlet” misâli saltanat süren Ocak Ağaları’nın hâkimiyyeti de sona ermişti!..
Osmanlı Devleti’ndeki/Devlet-i Aliyye’deki büyük çöküntüyü incelerken bir çok defa kaydettiğimiz gibi bu büyük çöküntünün çeşitli tezahürlerinden biri de, haremdeki kadınlardan bazılarının şahsî menfaatleri uğruna kınalı parmaklarını devlet idaresine sokabilmeleri olmuştur!..
4. MURAD'IN DEHŞET VERİCİ «DARP ATIŞI»
IV. Sultan Murâd Han'ın da okçuluk alanında ilgi çekici bir rekoru bulunuyor. Devrin ünlü padişahı bu rekorunu, «darp atışı» adı verilen kalın cisimleri okla delmede elde etti.
Hint İmparatoru Timuroğlu Şah Cihan tarafından kendisine elçisi Emir Zarif Bey ile armağan olarak gönderdiği «Ok işlemez ve kılıç kâr eylemez» diye övgüyle sunulan fil kulağından yapılma ve üzeri gergedan derisiyle kaplı son derece kavî bir kalkanı IV. Sultan Murâd, Musul'da yapılan tören sırasında elçinin gözleri önünde bir ok atışıyla delerek akıllara durgunluk vermişti.
Darp atışlarında son derece usta olduğu bilinen IV. Sultan Murâd, yine ok atışlarıyla delik deşik ettiği 12 zırhı da Mısır halkına gözdağı vermek üzere Kahire Kalesi'nin kapısı üzerine astırmıştı.
1988-01-09
Fazilet Takvimi
Valide Sultanların Hayır Eserleri
Osmanlı târihinde pâdişâhların annelerine vâlide sultan denirdi. Yâni sultanın annesi. Oğullarının pâdişâhlığını görmeden vefât edenleri çoktur. Valide sultanların en büyük husûsiyetlerinden birisi çok hayır ve hasenâtta bulunmaları idi.
Vâlide sultanlar; câmi, medrese, çeşme, mescid, hastahâne, imâret, aşevi gibi müesseseler yaptırmışlardır. Kendilerinden sonra geriye zengin vakıflar bırakmışlardır. Bugün hâlâ devam edenleri vardır. Vâlide Sultan câmileri 120'den fazla olup bâzıları şunlardır:
• Üsküdâr'da, Sultan İkinci Selim Han'ın hanımı ve Sultan Üçüncü Murâd Han'ın vâlidesi Nûrbânû Vâlide Sultan tarafından yaptırılan Atîk Vâlide Câmii ve külliyesi (1583),
Osmanlı Kadını Zevkli ve Beceriklidir!
“Padişah anaları yabancıdır Türk ırkını bozmuştur” demek onlara atılabilecek en büyük iftiradır…
Böyle bir iftira ruhlarını incitmekle kalmaz hayatın gerçeklerine de aykırı düşer. Çünkü insan mensup olduğu ırktan değil insanlığa katkılarından kıymet alır. Bu anlamda padişah anaları eşleri ve kızları son derece kıymetlidir. Zira hemen hemen hepsi kendilerine verilen tahsisatı israf etmeyerek “eser”e dönüştürmüş ve kendilerinden sonraki insanlığa armağan bırakmışlardır.
Birkaçı dışında farklı etnik kökenlerden gelen hanım sultanların çoğu çocuk yaşta saraya alınarak eğitilir padişah eşi olmaya layık hâle gelenler valide sultanın (padişahın annesi) arzu ve onayı sonucu padişahla evlendirilirlerdi…
Bahadıroğlu Hürrem Sultan'ı kadın tarihçiler aklayacak
Bahadıroğlu, "Kadınlarımız tarih yazıcılığında yoklar. Ne zaman kadınlarımız tarih yazmaya başlayacaklar o zaman Hürrem Sultan ve Kösem Sultan aklanacak" diye konuştu.
Araştırmacı-Yazar Yavuz Bahadıroğlu, Osmanlı tarihinin en fazla tartışılan isimlerinden biri olan Hürrem Sultan'ın eşine aşık çok iyi bir insan olduğunu, Hürrem Sultan'ın "fitneci" olarak tanıtılmasının sebebinin tarihi erkeklerin yazmasından kaynaklandığını belirtti. Bahadıroğlu, "Kadınlarımız tarih yazıcılığında yoklar. Ne zaman kadınlarımız tarih yazmaya başlayacaklar o zaman Hürrem Sultan ve Kösem Sultan aklanacak" diye konuştu.
Mahpeyker Valide Sultan Kösem kadar başınıza...
HAYIRLA ANILIRLAR
Valide Sultanlar genelde cömert olurlar. Yenicami, Valide Camii, Kapalıçarşı, Pertevnihal Külliyesi, Gureba Hastanesi onlardan yadigârdır İstanbullulara...
HAYATI ROMAN
Küçük yaşta saraya getirilen bir kölecik sarayda yetiştiriliyor, padişah hanımı, padişah annesi, padişah ninesi oluyor. Hem zirvede yaşıyor, hem zulme uğruyor
Şimdi biri çıkıp da Tansu Çiller devlet işlerine burnunu soktu diyebilir mi?
Koskoca mebus, parti başkanı, başbakan... Devlet işi ile meşgul olmayıp da ne yapacak?
Kösem Sultan da iki padişahın annesi, iki padişahın da ninesi... Tam 25 yıl naibe-i sultan... Elbette devlet işi ile uğraşacak.
Batıda först leydi Kraliçe’dir. Adaylar kralın gözüne girmeye bakar, kıyasıya vuruşurlar.
Gözü kara sultan Genç Osman
Hotin Savaşı ile Osmanlılar istediklerini fazlasıyla alırlar. Bir kere Kanuni devri sınırları esas olmak ve hudut boylarındaki Leh kaleleri yıkılmak kaydıyla bir anlaşma imzalar, ayrıca Hotin’e de sahip olurlar. Lehistan eskiden olduğu gibi Kırım Hanı’na bağlanır ve Polonyalılar 40.000 düka altın vergi vermeye razı olurlar.
Bu küçümsenemeyecek bir zaferdir ama Genç Osman dahasını arzular. Gelgelelim bu askerle ve bu komutanlarla sefere çıkılmaz. Zira yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz...