Haram

Haram Yemeyen Ordu


Osmanlı ordusunun, İslam'ı tek bir bayrak altında toplamak gayesiyle Mısır seferine giderken Gebze yakınlarındaki bağlık-bahçelik bir arazide mola verdiğinde Yavuz Sultan - Selim'in bütün askerlerin heybelerini arattığını ve hiçbirinde meyve cinsinden birşey çıkmaması üzerine ellerini Ulu Dergah kaldırıp :

"Allahım, sonsuz şükürler olsun. Bana haram yemeyen bir ordu lutfettin. Eğer askerimin içinde tek bir kişi sahibinden izinsiz bir meyve yeseydi ve ben bunu haber alsaydım Mısır seferinden vazgeçerdim'.' diyerek Rabbine sonsuz hamd ü senalarda bulundu. ...

Şimdi asıl soruya soralım. Haram yemeyen bir ordunun başındaki komutanı mı haram yiyecek? Haram yemeyen ordunun komutanları mı HARAM yiyecek? Kul hakkı yiyercek? Entrikalar çevirecek?

Harem ile Haram'ı daha çok kafirler karıştırır!


Harem ile haram en çok karıştırılan iki terim.

Harem, aile hayatı, özel hayat, kötü niyetlilerden korunan yer!

Haram ise Allah'ın izin verdiği ölçünün dışına çıkmaktır.

Harem, özellikle cinsel yaşam ve özel aile hayatı için kullanılmakta. Ve tarihe damga vuran "Haremlik" "Selamlık" uygulamasının temelidir.

Her aile bir harem'dir. Her yuva bir haremdir. Mahrem bölge. Günümüz türkçe ile özel hayattır.

Harem, haramlardan korunmak için bir zırhdır. Haram ise o zırhın içindekine hedef almış zehirli bir oktur.

Yabancı kadınlara bakmak onlarla evliliğin dışında cinsel bir hayat sürdürmek HARAM bölgesidir. Kişinin kendi ailesi ile yaşadığı özel hayat HAREM bölgesine girer.